0

Sosyal Medya oyunları geleceğin reklam alanı mı?

Posted by M. Gizem Akbulut on 12:31 in
Artık sokaktan geçen kime Facebook deseniz ne olduğunu biliyor. Dünya sıralamasında Facebook kullanıcı sayısı olarak 4. Sırada olmamızda bunun sayısal göstergesi.


Facebookta ne yapıyoruz?

Yaş ortalamalarına göre sıralandırdığımızda en yüksek kitleyi 18-24 yaş arası olan kullanıcılar kaplıyor(%33.9), daha sonra sırası ile 25-34 (%28.8),14-17(%18.3), 35-44(%11.2), 45-54 (%3.8), < 13 (%1,7), 65+ (%1.3) ve son olarak 55-64 (%1.0) sıralanıyor. 18-24 yaş arası kullanıcıların gündelik yaşamlarını düşündüğümüzde üniversitede okuyan veya yeni liseden mezun olup çalışma hayatına atılacak olan gençlerin yaş aralığı olduğunu görüyoruz. İşsizlik oranlarının çok yüksek olduğu ülkemizde en çok boş vakitte doğal olarak bu yaş grubunda. 18-24 yaş aralığındaki gençlerin Facebook alışkanlıklarına baktığımızda video paylaşma, karikatür okuma, resimlere özlü sözler ekleme veya bir page’e üye olarak kendini bu gruba ait hissetme olduğunu görüyoruz.
Peki oyunlara olan ilgileri ne durumda?
Emarketer’in yayınladığı rakamlara göre social gaming (sosyal oyun) 2009’dan bugüne %60 oranında artış göstermiş. Türkiye’de de durum çok farklı değil. Özellikle 18-24 yaş grubunun neredeyse tamamı en az 1 kere farmville oyununa girmiş. Kendi ilgi alanlarına ait olan oyunları aktif olarak oynuyorlar. Bu rakamlar gün geçtikçe de artıyor.


Bu rakamlar Sosyal Medya reklamcılığınında da dikkat çekiyor. İnsanların gündelik yaşamları içerisine reklamları entegre ederek, markaları onlardan biri haline getirmek için oyunların içinde kullandıkları item’ları markalar ile özdeşleştirmek, marka- kullanıcı ilişkisinde güçlü bağlar oluşturacaktır. Dr. Pepper’s içecek markası bu uygulamayı Zynga oyunlarından restaurant city’de gerçekleştirdi.

50’sweek kutlamaları yaparak, Elvis , Grease ve Dr Pepper’s’ı birleştirdi. En altta videosunu bulabileceğiniz 1977 yılı Dr. Peppers reklamını da oyun kullanıcıları tarafından sürekli takip edilen bloglarından yayınladılar. Dr. Pepper’s içecek makinası, Dr Pepper’s yemek tarifi ve Dr Pepper’s Billboard’u gibi itemlarla da kullanıcılarla kendi markasını birleştirdiler.


Not: eMarketers’a göre 2009 yılında olan 183 milyon $’lık sosyal oyun reklam geliri, 2010’da 220 milyon $’a, 2011’de ise 293 milyon $’a ulaşması bekleniyor.



1

Pazarlama Terimleri -1-

Posted by M. Gizem Akbulut on 16:35 in
Deneyimsel Pazarlama:
İlişkisel pazarlama
Yeni Müşteri Elde Etme (Potansiyel Müşteri) Programları, Mevcut Müşterilere Çapraz Satış Programları, Müşteri Elde Tutma (Retention) Programları, Müşteri Bağlılık Programları,Müşteri Hareketlerini Yönlendirme Programları, Müşteri Değerini Yönetmeyi Hedefleyen Programlar,Pasifleşmeyi Önleme Programları (Churn Management), Müşteri Aktivasyon ve Geri Kazanım Programları, Ürün Kârlılığını Artıracak Programlar, Kişisel ıletişimi Artırmaya Yönelik Programlar,
Bağlılık Programları, Frekans Programları, Life-Style / Yaşam Tarzı Bazlı Programlar, Life-Stage / Yaşam Evresi Bazlı Programlar, Topluluk Yönetimi Programları, Entegre Kanal Yönetimi Uygulamaları

Viral ya da viritük pazarlama: Bunlar arasında en çok bilineni olan viral ya da viritük pazarlama,genelde e-mail ya da internet üzerinden yapılan eğlendirici ya da bilgilendirici çalışmaları ifade eder.Pek çok yaklaşımda advergame ve türü oyunlar da bu kategoride değerlendirilir.

Buzz pazarlama: Bir başka popüler ağızdan ağza pazarlama biçimi buzz pazarlama ya da Türkçe
çevrimiyle fısıltıyla pazarlama, üst profilli eğlence veya haberleri oluşturarak ve yayarak, insanları markalar hakkında konuşmaya zorlayan yöntemleri ifade eder.

Buzz PR Fısıltıyla pazarlamanın internette dijital halkla ilişkiler kanalı olarak uygulanan biçimi
de, Buzz PR ya da fısıltıyla halkla ilişiler olarak adlandırılıyor. Bu yöntem bu yazının da konusunu oluşturuyor.

Grassroots marketing ve Evanjelist pazarlama : Türkçeye esastan pazarlama olarak
çevirebileceğimiz grassroots marketing, marka gönüllülerinin yetiştirilip, bunları motive ederek bir açılım yakalamayı amaçlar.

Cemaat pazarlama olarak Türkçeye çevirebileceğimiz community marketing, markalarla ilgili fan kulüp, topluluk, dernek gibi marka toplulukları oluşturarak yada en azından bunları destekleyerek markayla ilgili fikir dolaşımını sağlamaktır.

Dava destekli pazarlama olarak tanımlayabileceğimiz cause-related marketing, markalara bağlı, sadık tüketici grupları yaratmak için sempati yaratma fikrine odaklanır ve bu doğrultuda sosyal konulara destek verir.

influencer marketing, Türkçe çevrimiyle hatırlı pazarlama olarak çevirebileceğimiz influencer marketing, toplulukları konuşturmaya yöneltecek kanaat önderlerini ortaya çıkarmayı hedefler.

Referanslı pazarlama olarak adlandırabileceğimiz referral programs, ürün ya da hizmet
memnuniyetinin yayılımının hızlanması için araçlar geliştirmeyi ifade eder. Ürün besleme yönteminin karşılığı olan product seeding; doğru ürünü, doğru zamanda, doğru kişiye doğru bilgilerle tanıtmayı amaçlar. Marka bloglama yöntemi; sadakat, şeffaflık ve paylaşım mantığı üzerine bloglar yaratmak ve bunlara katılım gerçekleştirmek mantığını güder.

Nano Marketing
Konuşmalı pazarlama olarak adlandırabileceğimiz conversation marketing’de bir markayla ilgili
konuda ağızdan ağza yayılacak bir fısıltı başlatmak amacıyla yaratılmış eğlenceli ve dikkat çekici
reklamlar, ilginç cümleler, e-postalar, organizasyonları veya çeşitli tanıtım araçları yer alır.

ABC Analizi (ABC analysis): Ürün gruplarını bir kârlılık ölçüsüne göre sıralayan ve gruplayan bir analizdir. Hangi ürünlerin devamlı stoklarda bulundurulması, hangi ürünlerin stoklarının tükenmesine zaman zaman izin verilmesi ve hangi ürünlerin stoklardan çıkarılması gerektiğini belirlemek amacıyla kullanılır.

Atmosferik (Atmospherics): Mimari, ışıklandırma ve yerleşim gibi dikkat çeken ve satışları uyaran faktörler - mağaza içi dekor.

Başabaş noktası (Breakeven point): Toplam gelirlerin toplam giderlere eşit olduğu satış miktarı. Bu miktardan daha fazla satış kârlılık sağlayacaktır.

Bağlı talep (Derived demand): Bir başka nedene bağımlı olarak değişen talep. Endüstri mallarının talebi o sektörün ürettiği tüketici mallarının talebine bağlıdır.

Benchmark (Benchmark) : Bir perakende işletmenin kendi performansını benzer bir strateji uygulayan bir başka perakendeci ile kıyaslayarak değerlendirmesi.

Birlikte markalama (co-branding): Tek bir ürün üzerinde imalat yapan iki firmanın iki markasının biraraya getirilerek tek bir ürün markası olarak sunulması

Büyüme aşaması (Growth Stage): Ürünün yaşam evrelerinden satışların arttığı dönem.

Çapa dükkân (Anchor store): Bir yerel alışveriş merkezinde bulunan ve müşteriler için bir çekim (cazibe) merkezi görevini yapan büyük, iyi bilinen bir perakende işletmesi.

Çekme stratejisi (Pull strategy): Nihai tüketicilere yönelik olarak yapılan ve onları
perakendecilerden ürünleri istemeye cesaretlendiren tanıtım, tutundurma, reklâm ve benzeri
etkinlikleri içeren strateji

Dayanıklı mallar (Durable goods) : Uzunca bir süre kullanım ömrü olan mallar.

Dayanıksız mallar (Non durable goods) : Kısa bir süre içinde bir ya da birkaç kullanımda tüketilen mallar.

Erken benimseyenler (Early adopters): Kendi sosyal konumlarında yeniliklere öncülük eden ve diğer insanlar için bilgi tecrübe kaynağı olan insanlardır.

Gerileme dönemi (Decline stage): Ürünlerin yaşam evrelerinden, satışın ve kârlılığın düşüş gösterdiği dördüncü ve sonuncu dönemdir.

Giriş aşaması (Introduction stage): Ürünün yaşam evrelerinden ilki ve yeni bir ürünün pazara sunulduğu dönemdir. Bu dönemde satışların artış hızı yavaş, kârlar düşüktür.

Gizli müşteri (Mystery shopper): Müşteri memnuniyetini, satış standartlarını ve hizmet anlayışını denetlemek amacıyla çoğunlukla bağımsız kuruluşlar veya danışmanlar tarafından yürütülen bir değerlendirme ve iyileştirme çalışmasıdır

Gondol (Gondola) : Sırt sırta raflarla oluşturulmuş, ortada bir ada gibi konumlandırılmış self servis tezgâh

Hatırlatıcı reklâm (Reminder advertisements): Bir ürünle ilgili olarak önceden verilen bilgileri ve eğitimleri pekiştirme yoluyla hatırlatma ve isimleri zihinlere yerleştirme çabasıdır.hı.

İlişki pazarlaması (Relations marketing): Mevcut müşteriler arasında bağlılığı yaratmak ve sürdürmek amacıyla tasarlanan pazarlama çabalarıdır.

İtme stratejisi (Push strategy): Dağıtım kanalı üyelerine, aracı kurumlara yönelik olarak yapılan ve onları ürünleri sipariş ederek stoklamaya cesaretlendiren tanıtım, tutundurma, indirim, prim vb. etkinlikleri içeren stratejidir.

Jenerik ürün (Generic product) : Yalnızca genel ürün sınıfı ile isimlendirilen ürünler.

Kapsam (Coverage): Bir perakendecinin hedef pazarında bulunan ve belirli bir medya kanalında verilen reklâmın ulaşabileceği potansiyel müşterilerin teorik sayısı

Karşılaştırmalı reklâm (Comperative advertisements): Bir markanın rakiplerine göre güçlü yönlerini öne çıkaran reklâmdır.

Kolayda mallar (Convenience goods): Sıklıkla ve kolaylıkla satın alınan ucuz tüketim malları.

Konserve sunuş (Canned presentation): Bütün müşteri adaylarına hiçbir değişiklik yapmadan söylenen ezberlenmiş, standart satış mesajı.

Marka genişletme (Brand extension): Mevcut bir marka ismini yeni bir ürün için kullanmak.

Mevsimlik indirim (Seasonal discount): Düşük talep dönemlerinde gündeme getirilen fiyat indirimidir.

Mevsimlik mal (Seasonal goods) : Satışları yılın içinde bulunulan dönemine bağlı olarak büyük dalgalanmalar gösteren mallar.

Özel markalama (Private branding): Toptancı veya perakendeci firmanın adı altında satılmak üzere üretilen ürünlerdir.

Prestij fiyatlandırma (Prestige pricing): Müşterilerin çok düşük olduğunu düşündükleri fiyatlarda satılan malları ve hizmetleri satınalmayacakları varsayımına dayanan bir fiyatlandırma sistemi.

Proaktif strateji (Proactive strategy): Bir ürün geliştirmek için uygun fırsatları araştırmak amacıyla büyük kaynakların ayrıldığı iddialı yenilik stratejisidir.

Rekabete yönelik fiyatlandırma (Competitive oriented pricing): Bir perakendecinin fiyatları belirlerken maliyet-talep gibi faktörleri değil rakiplerin fiyatlarını gösterge olarak kullandığı bir fiyatlandırma yöntemi.

Soğuk tarama (Cold canvassing) : Bir müşteri adayını telefon rehberinden veya diğer kaynaklardan belirleyip telefonla üzerine gitmek.

Tam rekabet (Pure competition): Çok sayıda satıcının benzer ürünlerle birbirleriyle rekabet ettiği piyasa.

Adhesion: Bir programın, ilgili hedef kitle bazında izleyicilerinin, tüm izleyicilere oranı. İlgili hedef kitle izleyicilerinin toplam izleyici sayısı içindeki oranı.

Affinity Index: Bir hedef kitlenin, analiz konusu programdaki izleyici yoğunluğunun, tüm kişiler içinde varolma yoğunluğuna oranı. programın bu hedef kitle tarafından özlellikle tercih edilip edilmediği saptanır.

Average Minute Rating: Dakika başına düşen ortalama izleyici oranı.

Clutter: Tv ve radyoda kısa bir sürede üst üste yayınlanan reklam, program tanıtımı, duyuruların toplamı. Kirlilik(reklamın etkinliğini azaltıcı etkisi nedeniyle olumsuz anlamda kullanılır

Copyright © 2009 M. Gizem Akbulut All rights reserved. Theme by Laptop Geek. | Bloggerized by FalconHive.